İLK ÖNERİ
Osmanlı devletinde Lotarya sözcüğünü kullanarak piyangodan sözeden - şimdilik bulabildiğimiz - en eski kaynak, 18.yüzyıl sonlarında yazılmış bir sefaretnamedir. Şimdiye değin hiç basılmadan elyazması olarak kalan bu kitabın ilgili bölümünün çevrim yazısı, aslının fotokopisiyle birlikte yanda sunuluyor. Bölümün sonunda, İstanbul' da piyango düzenlenmesi için yapılan bir öneri de aktarılmaktadır.
Ebubekir Ratip Efendinin (1792 tarihli) Nemçe Seyahatnamesi elyazmasından, varak, 201 b- 202a (Süleymaniye Kütüphanesi). Dr. Abdullah Uçman'ın "Ebubekir Ratip Efendi'nin Nemçe Seyahatnamesi" (Tarih ve Toplum, 69 - Eylül 1989, s.27-31) yazısı, elçi ve yapıtlan hakkında geniş bilgi içermekle birlikte, piyangodan söz etmemektedir.
BAŞLANGIÇLAR
Osmanlı İmparatorluğu' nda piyango çekilişIerinin, Batı kökenli hemen hemen herşey gibi, öncelikle levantenler ve gayr-i Müslim anasır arasında başlamış olması, şaşırtıcı değildir.
1856 yılında (Cemaziyülevvel 1273) Ermeni Katolik Kilisesinin (herhalde karşılığında hasılattan payalmak üzere) güvence vermesiyle bir eşya (İstanbul Yeşilköy'de evler ve arsalar) ve para karma piyangosu düzenlenmiştir. Bu konuyla ilgili (Ceride-i Havadis' ten) iki gazete ilanı aynen şöyledir.
"Bundan evvel cerideye derc ile beyan olduğundan herkesin malumu olduğu üzere Ayastefanoz'daki evler ve arsalar ve verilecek akçelerin piyangosu 273 senesi Cemaziyülevvelinin birinci günü Beyoğlu'nda tiyatroda çekilecektir. İşbu piyango on hisseye taksim olunup on numara kazanacaktır. Kazanılacak şeyin bahası dörtyüz yetmiş bir bin kuruşa baliğdir. Ermeni Katolik Milleti Batrikhanesi kefaleti ile müstakilen yevm-i mezkurda çekileceğinden kazanan numaraların sahipleri bilyetolarını batrikhaneye götürdüğü gibi bedeli kendisine teslim olunacaktır. Bu piyango bilyetolarının satılan başlı merkezi Beyoğlu' na doğru Galata Mevlevihanesi 'nin üst tarafı ve her bilyetosu beı kuruşa olarak on bilyeto birlikte alanlara bir bilyeto ziyade bila semen ita kılınacaktır ve kazanan numaralar cümle gazetelerde zikr ve beyan ile iadn ettirilecektir. "
YABANCI PİYANGO BİLETLERİNİ YURDA SOKMA YASAĞI
Osmanlı Arşivi'ndeki Hicri 1274 (1857) yılına ait belgeler arasında Danıştay' a hitaben yazılmış bir notta, iki yıl önce (1855' te) yabancı piyango biletlerinin yurda sokulmasının yasaklandığı ve bu kararın gümrüklere bildirildiği, ama yabancı ülke elçiliklerine haber verilmediği kaydedilerek, yasak sürdürülecekse elçiliklere bildirilmesi ve bunlar arasında bir çeşit piyangoyu içeren iç borçlanma tahvilleri de bulunduğundan, satın alınması yasal olan bu tahvillerin yasak kapsamımın dışında tutulması gereğinin görüşülerek Dışişleri Bakanlığına bildirilmesi istenmektedir.
HER TÜRLÜ PİYANGOYU TÜMDEN YASAKLAMA GİRİŞİMİ
1857 Ağustosunda (Zilhicce 1274) piyangonun "külliyen men' i", bir takım sorunlara yol açmıştır. Osmanlı Arşivi'ndeki belgelerden anlaşıldığına göre, yasak kararından önce, harcını yatırıp Emniyet Teşkilatından (Bab-ı Zaptiye) ruhsat alarak piyangoculuk yapan üçyüzden fazla kişi vardır. Bunlar iş akışlarının aniden kesilmesi üzerine büyük zararlara girdiklerini, geçim sıkıntısına düştüklerini ileri sürerek hükumetten tazminat istemişlerdir. Abdülmecit döneminde yapılan yasaklarna girişiminin ne denli başarılı olduğunu saptayamıyoruz. Fakat onun ölümüyle (1861 'de) tahta geçen Sultan Abdülaziz'in ilk saltanat yıllarında piyangolar yeniden ortaya çıkmıştır.
ABDÜLAZİZ DÖNEMİNDE PİYANGONUN YENİDEN ORTAYA ÇIKIŞI
Abdülaziz'in tahta geçmesinden bir süre sonra, dönemin (biri Yunan uyruğunda bulunan) iki ünlü Rum bankerinin özel amaçlı bir emlak piyangosu tertiplerneye teşebbüs ettiklerini; fakat bunu hayli acemice tasarladıklarını, kazanandan bin altın lira alıp karşılığında ona Boğaziçi' nde (Yeniköy' de) üç yalı vermeyi düşündüklerini gazete havadislerinden öğreniyoruz.
1865 yazbaşında çıkan bir kolera salgını gerekçe gösterilerek piyango ertelenmiş ve koşulları değiştirilip 15 Kasımdan itibaren ikişer hafta arayla, onbir çekilişle, on kere nakit-para, onbirinci olarak da - karşılıksız- emlak ödüllü bir sınıf piyangosu haline getirilmiştir.
DANIŞTAY KARARIYLA HAYIR AMAÇLI PİYANGOLARA İZİN VERİLMESİ
1880'li yıllara gelindiğinde, gayr-i Müslim anasırın milll cemaatleri, yani Rum, üç Ermeni, Yahudi vb. toplulukları arasında piyango düzenleme yoluyla gelir sağlama uygulamaları hayli yayılmış olmalı ki, Danıştay'ın Düzenlemeler (Tanzimat) Dairesi kararıyla, bunlardan kişisel çıkar amaçlı olanları yasaklanmış, genel hayır amaçlayanlarınsa, (herhalde ikramiye toplamı) elli bin kuruşa kadar küçük çaplı olanların yerel yönetimlerin, yani valilik ve mutasarrıflıkların, bundan büyükleriyse Ticaret Bakanlığı aracılığıyla hükmetin iznine bağlanmıştır.
PROMES'LER
OsmanlI İmparatorluğu'nda Demiryolu Tahvillerine Bağlı, Nakit Para Karşıklı Piyango Biletleri
Bu piyango biletleri, Şark (Rumeli) Demiryolları tahvillerine dayanmaktadır. Onun için, kısaca bu şirketin kuruluşundan ve tahvil çıkarmasından söz etmek gerekir. Islahat devrinin ünlü, Sadrazamı Ali Paşa, Osmanlı İmparatorluğunun Avrupa'yla yakınlaşması yanlısıydı. Bu amaçla, demiryolu şebekesinin Avrupa hatlanyla birleştirilmesini istiyordu. 17 Nisan 1869'da, İstanbul ve Selanik'i Batı'ya bağlayacak 2.000 kilometrelik bir demiryolu ağının 99 yıllık imtiyazını Osmanlı hükümetinden alan Brüksel bankerlerinden Baron Hirsch, 1870 yılının ilk günlerinde, biri Rumeli Şimendiferlerini inşa etmek, diğeri de işletmek için iki şirket kurdu. Tanesi 400 Frank saymaca (itibari/nominal) değerli 1.980.000 tahvil çıkardı. Bunlar yıllık yüzde 3 (yani 12 Frank) faiz getirecek ve faizler altı ayda bir ödenecekti. Tahvillerin çekiciliğini artırmak için, hem üst-fiyatlanmn altında satılması, hem de iki ayda bir yapılacak çekilişlerle ve 600.000 Frank gibi büyük ikramiyelerle amorti (itfa) edilmesi kararlaştırıldı. Amortisman, 105 yıl devam edecekti.
Hirsch bu tahvillerin tümünü, Osmanlı hükümetinden saymaca değerlerinin üçte birinden azına (128,5 Franka, yani sadece yüzde 32,125' ini ödeyerek) satın aldı ve tanesini 150 Franka uluslararası bir sermayedarlar sendikasına devretti. Bunlar da, tahvillerin 750.000'ini 1870'te tanesi 180 Franktan; geri kalan 1.230.000'ini de 1872'de tanesi 170 Franktan satışa çıkardılar. Daha sonra, tahvillerin fiyatı 130 Franka kadar düştü. Ali Paşanın 1871 'de ölmesinden sonra, adı Rus yanlısına çıkan ve Avrupa ile yakınlaşmayı istemeyen Mahmut Nedim Paşa sadrazam olmuştu. Rumeli Şimediferleri için öngörülen 2.000 kilometre 1.260'a indirilmiş ve hükümet işletme şirketini devralmıştı. İngiltere ile Fransa'nın bu tahvilleri tanımamaları ve kendi borsalarında sattırmamaları, sonrada Prusya-Fransa Savaşının çıkması, ikramiyeli Türk tahvillerini fena etkilemiştir.
Türkçe çevirileri önce Maliye Mecmuasında tefrika edilen, 1978 yılında da Maliye Bakanlığı Tetkik Kurulu tarafindan kitap halinde yayımlanan, 1902 tarihli iki eserde, bu konularla ilgili geniş bilgi vardır: A.du Velay, Türkiye Maiye Tarihi, s. 157 -60; Ch. Morawitz, Türkiye Maliyesi, s.200 vd. ve s. 309.
Rumeli Demiryolları tahvilleri ayda bir yapılan amortisman çekilişIerinde, Nisan 1870 - Şubat 1910 arasında 4'üncü, 8' inci ve 12'nci aylann başında büyük ikramiyesi 600.000 Frank olmak üzere, 50 tahville toplam 800.000 Frank tutarında çeşitli ikramiyeler ödeniyor, 250-950 tahvile de saymaca değer aynen veriliyordu (ki bu da, onu üçte bir fiyatına almış olan yatırımcı için, ikramiye demekti); 2' inci, 6' ın cı ve 10' uncu ayların başındaki çekilişlerde ise, büyük ikramiyesi 300.000 Frank olmak üzere 50 tahvile toplam 400.000 Frank tutarında çeşitli ikramiyeler ödeniyor, 250 - 950 tahvil de başabaş itfa ediliyordu.
1910 Nisanından itibarense, büyük ikramiyelerin 400.000 ve 200.000 Franka inmesi, başabaş amorti edilen tahvil sayısının giderek çoğalması öngörülmüştü. Fakat Osmanlı Devletinin mali bunalımı, 1881 Muharrem Kararnamesi ve Düyun-u Umumiye idaresinin kurulması, bu tahvillerin faiz ve ikramiyelerinin ödenmesini de aksattı. (Yeni dönemde, anapara, faiz ve ikramiye ödemelerinde yüzde 58 gibi bir oran uygulanmaya başlandı.) Geniş bilgi için bknz. du Velay, s. 343-45,Morawitz, s. 200- 16.
Dr. Vahdettin Engin, Rumeli Demiryolları başlıklı araştırmasında -Eren Yay., 1993, s.215-17¬ bu tahvillerin itibarı değerinin 1881 yılında 180,36 Frank olduğunu, 1903 'te faiz ödemelerinin durdurulduğunu, ikramiye çekilişlerininse sürdürüldüğünü, amortismanın 1954 yılında tamamlandığını yazıyor.
İşte, bu arada (1880'li yılların ortalarında olmalı) yeni bir para kazanma yolu keşfedildi; daha doğrusu, Batı ülkelerinde kullanılan bir yöntem, Rumeli Demiryolu tahvillerinde uyarlandı. 1887 Ağustosunda Osmanlı Hükumetinin bir kararname çıkararak düzenlediği ve Çapanoğlu' nun yirminci yüzyıl başlarında Galata' da piyango bileti olarak satıldığını hikaye ettiği promes' ler, bunlardan çevrilmiştir.
Rumeli Demiryolu tahvillerinin piyango sonuçlan (50 ikramiye + 550 anapara amortisman, yani 400'er Frank) yanda örneği görüldüğü üzere, liste halinde basıldığı gibi, çekilişIerinin ertesi günü gazetelerde de ilan edilmiştir.
"Şark Demiryolları tahvilatının keşide olunan kur'asında ikramiye ve re'sülmal kazanan tahvilatın numaraları bervechiati derc olunur."
Şark Demiryolları tahvillerinin piyangosu, Cumhuriyet döneminin başlarında sigara kağıtlanna da uygulanmıştır. Üstünde- kırmızı ayyıldız ve bir lokomotifle vagon resmi olan bir örnek vardır.
Aynı yazıda tamtılan bir başka sigara kağıdı markası da, Recep Zühtü'nün üstünde" Gazi Mustafa Kemal Paşa" nın resmi ve yazısı olan kağıtlardır. Fatih Rıfkı Atay, Çankaya kitabında (s. 455), kendisinin bu " istismar" ı Gazi 'ye haber verdiğini, onun da işi önlediğini anlatır.